Kobane diye diye bir yerlerimizi yırttık. Tam 26 gündür her gün öldük. Haykırdık. Tıpkı yıllardır “Barış, Barış, Barış” dediğimiz gibi. Lakin yok illa birilerinin ses çıkarması için KAMU MALLARININ yanması gerekiyordu. Son iki günde ölen 15 can gitti, umurlarında değil. Çıkıp “durun insanlar ölüyor” demediler ama KAMU MALIM diye ağladılar. İnsan kılığındaki bu mahlukatları gördükçe midem bulanıp durdu. “Suruç neyse Kobani de o” dedik anlatamadık. “Bir yanımız Kobane” dedik yine anlatamadık. “Kobane’de insanlar ölsün sen burada sessizce otur izle” dediler. Üstelik öldürülenler benim, senin ödediğin vergiyle alınan mermilerle ölürken susmamızı istiyorlar. Sonra etiz, tırnağız edebiyatı yapıyorlar. Anlamadığım, anlamlandıramağım bu insanlar, insanlar ölürken gıkını çıkarmıyorlar lakin söz konusu KAMU MALI olunca ortalığı birbirine katıyorlar. “Mal candan değerliymiş” tezini ispatlamak için elinden geleni ardına koymuyorlar. Sınır çizgisinin ötesinde olanlar bizi ilgilendirmez diyorlar. Vicdanına sınır koyanlar utansın!
Ana Sayfa Yazmış Bulundum
